Ayşe Şan
Kurte
“Ben Ayşe Şan” diye başlayan satırlar, muhtemel bir otobiyografi yazmak için kaleme alınmadılar; fakat her kelimesi, bir kadın sanatçının -Ayşe Şan’ın- verdiği var olma mücadelesini ve kendi sesinin peşine nasıl büyük bir çabayla düştüğünü bize gösteren bilgiyi de içinde taşıyor. Bir kız çocuğunun önce doğduğu ailenin ve toplumun, sonra genç kızlığının, kadınlığının, anneliğinin, sanatçılığının ve birçok kimliğinin içine yerleşmesi muhakkak ki bizim gibi toplumlarda zorken, buna bir de Kürt olmak kendiliğinden ötekiliğin katlanarak artması da ne yazık ki o dönemin şartlarında kaçınılmaz olsa gerek.
Bazı sesler ve bazı sözler, sonsuzlukla buluşma kudretini ve gücünü içlerinde barındırır; onların tohumu sonsuzluğa atılmıştır. Ayşe Şan’ın sesi de bu gök kubbede her daim yankılanacak seslerdendir. Kendisi artık yoktur; fakat ondan geriye kalan hoş bir seda aramızda yaşamaya devam edecektir.