Çürüme
Özet
Üç gün boyunca evden dışarı çıkmadık. Oturduk, konuştuk, yedik, seviştik. Sadece benle o varmış gibiydi bu koca şehirde. Ne hastalık, ne dışarıda onu arayan kardeşleri vardı. Yaşadığımız bu anları dolu dolu yaşamak istiyorduk. Doğrusu ben Cemile’yi bekleyen tehlikeyi hiç aklımdan çıkaramadığım için korkuyordum. Bir gün Cemile öldürülürse ne yapardım ben? Düşünmek bile beni öldürüyordu. Yalnız yaşamaya o kadar alışmıştım ki bir gün evi bir kadınla paylaşabileceğimi, onunla güzel anlar geçirebileceğime inanmamıştım hiç. Çünkü birilerinin hayatıma girmesi için gerekli olan bütün kanalları kapatmış, on beş milyonluk bir kentte kendimi insanlardan izole etmek için çevreme çelikten surlar örmüştüm. Hiçbir insanın 201 bu çelikten surları aşıp bana ulaşamayacağını düşünürken Cemile bu surları aşıp bana ulaşmayı başarmıştı. Kötü mü yapmıştı iyi mi yapmıştı bilmiyorum bunu zaman gösterecekti. Gelecekte neler yaşanacağını şimdilik tahmin edemezdim ama onunla birlikte olduğum bu anların beni çok mutlu ettiğini inkâr edemem. Ah bir de şu hastalık korkusu, Cemile’yi öldürmek isteyen kardeşlerinin korkusu olmasa!